25 Şubat 2015 Çarşamba

Soğuk havada yakıt tasarrufu nasıl yapılır

Akılcı sürüş alışkanlıkları her mevsim yakıt tasarrufu sağlar fakat havalar soğuduğunda bunlar çok daha etkili hale geliyor. Kış aylarında aracınızın verimliliği yarı yarıya düşebilir. Ve gereğinden fazla yakıt harcamak hem cebinize hem de çevreye zarar.
Kış diyeti
Yoğun kar sırasında bagajda birkaç kilo ekstra ağırlık bulundurmak yol tutuşu artırsa da, ekstra yük soğuk havalardaki yakıt ekonominizi olumsuz etkileyecektir. Daha az yakıtla daha uzun kilometreler gidebilmek için ekstra yükten mutlaka kurtulmalısınız. Direksiyon başına geçmeden önce aracın dışında oluşan kar ve buzu temizlerseniz, tahmin etmediğiniz kadar gereksiz yükten kurtulmuş olursunuz, buz çözücüyü gereksiz yere daha uzun süre kullanmanız da gerekmemiş olur.
Öndeki arabayı takip et
Öndeki arabayı sollama dürtüsüne dayanabilirseniz daha az yakacağınızı biliyor muydunuz? Özellikle karlı havalarda öndeki aracın izlerini takip etmek daha az yakıtla daha uzun gitmenizi sağlar çünkü çok az bir kar bile yağsa aracınız ilerlemek için daha fazla enerji harcamak zorunda kalması anlamına geliyor. Yapabiliyorsanız yol tamamen kardan arınana kadar beklemek veya öndeki aracın izlerinden gitmek en mantıklısı.
Park problemi
Kış aylarında aracınızı kapalı bir garaja park etmek, kullanmadığınız dönemlerde araç sıcaklığını koruyacağından motoru uygun sıcaklığa getirmek daha çabuk olacaktır. Aracınızı sürüş öncesi 30 saniye çalıştırmanız ısınması için yeterli hatta daha fazlası Avrupa ve Amerika’da çevre kirliliği suçuna giriyor ve gereksiz yakıt israfı. 30 saniye çalıştırıp, aracınızın geri kalanının sürüş sırasında ısınmasına izin verin. İlk 5 kilometrede yavaş yavaş ilerlerseniz ekstra yakıt tüketmeden tüm aracın ısınmasını en etkili şekilde gerçekleştirebilirsiniz.
Aracı boşta çalıştırmak
Hava soğukken araçta kısa bir süre beklemeniz gerektiğinde motoru ve klimayı açık tutmak kolay gelse de, eğer 10 saniyeden daha uzun süre duracaksanız motoru kapatmanız en iyisi. 10 saniye çalışır durumdayken aracınızın motoru kapatıp yeniden çalıştırdığınız duruma göre daha fazla yakıt tüketir. Motoru boşa çalıştırdığınız süreyi azaltmak kış aylarında hem yakıt tasarrufu sağlar hem de soğuk havada motorunuzu daha az zorlar.
Ufak işleri güzel havalarda birleştirmek
Maksimum yakıt tasarrufu için halledeceğiniz küçük işler için her seferinde kısa yolculuklar yapmaktansa, önceden planlayarak tek seferde ve hatta en kısa güzergahı kullanarak halletmek de yakıt tasarrufu sağlar.Eğer yağış olmayan günleri seçerseniz ekstra tasarruf etmiş olursunuz. Eğer uğrayacağınız yerlerde fazla kalmayacaksanız, motoru fazla soğumadan yeniden çalıştıracağınız için de daha az yakıt tüketirsiniz.
Frensiz sürüş
Uzun yol şoförlerinin iyi bildiği bir kavramı da hatırlatmakta yarar var. Sadece soğuk havalarda değil her koşulda halen geçerli olan, frensiz sürüş. Yani arabanızın frenleri çalışmıyormuş gibi düşünerek yolda olmaktan söz ediyoruz. Bu da diğer araçlarla aranıza bolca takip mesafesi koymak demek. Yani öndeki araç fren yaptığında fren yapmak yerine ayağınızı gazdan çekerek yavaşlayabileceğiniz bir mesafeden söz ediyoruz. İstanbul trafiğinde maalesef mümkün olmayan bu tekniği uzun yollarda kullanabilirsiniz.
Bonus
Unutmayın, otomobil motorları düşük ve değişmeyen hızlarda fazla efor harcamadan en verimli şekilde çalışırlar. Gaza basıp hızlandıktan sonra aniden frene basıp durmaya çalışmak motoru gereğinden fazla enerji sarfetmeye yöneltir ve sonuçta daha fazla yakıt kullanmaya neden olur. Çoğu otomobil zirve performansına 100 km’nin altında ulaşır bu hızın biraz altında sabit gitmek daha az yakıt tüketmenize neden olacaktır.

20 Şubat 2015 Cuma

Opel Corsa Arızaları Nelerdir?

B sınıfındaki modellerin Türkiye’de çok fazla satılmasından dolayı artık otomobil firmaları bu segmente daha çok yönelmiş durumda. Hem kullanışlı hem de düşük yakıt tüketimine sahip olan bu modeller Türk otomobil pazarında oldukça fazla satılan otomobillerden diyebiliriz. Bu otomobillerin en sevilenlerinden birisi olan Opel Corsa’da Türk otomobil pazarında en çok satış rakamları elde eden modellerin başında geliyor. Her otomobilde olduğu gibi Opel Corsa’nın da kendine has bazı kronik sorunları olmaktadır. Bu sorunların başında Direksiyon kutusu arızası ve partikül filtreli olan modellerde partikül filtresi arızası olabilmektedir.

İlk olarak 1982 yılında üretilen Opel Corsa, küçük boyutlu ve ekonomik motorlara sahip olmasıyla dikkatleri çeken bir modeldi. Otomobili bu kadar tutulma sebeplerinden birisi de şık tasarımlı ve kullanışlı otomobiller olmasıdır.

 

Özellikle dizel versiyonu çok satılan yedek parçaları da uygun seviyelerdedir. Ayrıca Opel Corsa periyodik bakım fiyatları da çok yüksek seviyelerde değildir. Bu kadar artının yanında her otomobilde olabileceği gibi, Opel Corsa’nın da bazı kronikleşen problemleri bulunmaktadır. Bunların en bilinenleri ise direksiyon kutusu ve Partikül filtresi problemleridir.

Direksiyon kutusunun bozulması durumunda aracınızın direksiyonu ağırlaşır. Ayrıca dönüşlerde direksiyonun titremesine neden olur. Bunların dışında trafikte seyir halindeyken kontrol zorluğu çıkarabilir. Ayrıca direksiyon kutusunun arızalı olması zaman içerisinde rot kollarına da zarar vermektedir.

 

Opel Corsa marka arabaların yaşadığı sorunların başında genellikle direksiyon kutusu arızaları gelmektedir. Bu arıza hemen hemen birçok Corsa modelinde karşılaşılan bir sorundur. Direksiyon kutusu içerisindeki bazı plastik parçaların aşınması neticesinde meydana gelen bu arızanın tamiri olmasına rağmen yaptırılması son derece gereksizdir

 

 

19 Şubat 2015 Perşembe

Az yakıt yakmak için neler yapılmalıdır?

Az yakmak için, 
doğru zamanda vites değiştirin
     UZMANLAR, yakıt tasarrufu için taşıt sürücülerinin ne yapması gerektiğini sıralarken, ‘ Otomobilikullanma biçiminiz, yakıt tüketiminin artmasına veya azalmasına da neden olabiliyor.’ diye uyarıyor.
         OTOMOBİL sürücüleri ‘ Az yakıtla neden çok alamıyorum’ diye sitem ederken, yaptıkları yanlışları göz ardı ediyor. Çok benzinle az kilometre yapan sürücülere sürüş tekniği uzmanları şu öneride bulunuyor:
  1. Taşıtları kullanma biçimimiz, aslında yakıt tüketiminde en önemli etkenlerden birisidir. Otomobili yanlış kullananların yakıt tüketimide fazla olur.
Yakıt tüketimini azaltmak sizin elinizde. Bunun nasıl olacağı konusunda şu önerilere uyun:
  1. Otomobili rölantide ısıtmayın. Motoru rolantide ısıtmak motora verdiği zarar yanında yakıt tüketimini de arttıran önemli noktalardan biri.
  1. Motoru çalıştırıp yala çıktığınızda yaptığınız birinci kilometre sonunda otomobilin yaktığı benzin üç dakika rölantide çalışmış kadardır. Yani otomobili üç dakika ısıtmak için harcanan benzinle 1 kilometre yol yapabilirsiniz. Bu nedenle uzun süreli durmada motoru da durdurun.
  1. Kısa mesafeler için otomobil kullanmak lükstür. Yapılan bir test sonucunda 0 derece hava sıcaklığında 1,6 litrelik orta sınıf bir otomobil motoru marşa basıldığı andan itibaren 100 km.de 40 litreye eş bir tüketim değeri veriyor. Ancak 4 kilometre katledildikten sonra otomobil normal ısısına kavuşuyor ve tüketim normalleşiyor. Bu nedenle kısa mesafeler için otomobil kullanmak yerine yürümek daha sağlıklı ve ucuz oluyor.
  1. Doğru zamanda vites değiştirin, ekonomik viteste sürün… Birinci vitesi sadece otomobili hareket ettirmek için kullanın ve hemen ikinci, üçüncü ve dördüncü viteslere geçin. Vitesler değiştirildiğinde motor devride değişir.
  1. Otomobili sakin, yol ve trafik koşullarına uygun kullanın. Ne kadar kararlı ve uyumlu otomobil kullanırsanız o denli az benzin tüketir ve o denli az sinirlenirsiniz. Otomobiliniz o denli az yıpranır. Akan trafiğin ritmine adapte olmak ve otomobilin hemen önüne değil daha ileriye bakarak gelişmeleri izlemek sakin ve trafiğe uygun sürüşün bir parçasıdır.
            6-Tabii bu arada dikiz aynalarına bakmayı da ihmal etmemek gerekiyor. Önünüzdeki araçla aranıza yeterli bir mesafe bırakın. Sık sık hız değiştirmekten kaçının. Yavaşlamak gerektiğinde ayağınızı gazdan zamanında çekin. Böylece hem balatalar hem de sinirleriniz daha az yıpranır. Önünüzde akan trafiği izlemek bu açıdan size yardımcı olacak ve panik fren yapmayacağı gibi yakıt tasarrufuda sağlayacaktır.
Motor
 devri nedir? 
     MOTOR devri, krank milinin bir dakikada yaptığı devir sayısıdır. 6000 d/d’lik maksimum krank milinin saniyede 100 devir yaptığı anlamına gelir. Her motorun maksimum devir sayısı olduğu gibi en verimli çalıştığı bir devir de vardır. Bu devir otomobilden otomobile değiştiği için teknik verilere bakıp ya da servislere danışılarak öğrenilebilir. Teknik verilerde Maksimum tork adı altında görülen değer genellikle motorun en verimli çalıştığı ve az tükettiği devirdir.Bu devirde kalacak biçimde vitesler değiştirildiğinde gereksiz benzin savurganlığı önemli ölçüde azalır. Örnek vermek gerekirse: Test edilen otomobilin birinde 100 km. uzunluğundaki düz bir yolda 4’üncü vitesle 60 km/s sabit hızla gidildiğinde 5.8 litre/100 km. tüketilmiş. Aynı koşullarda 3’üncü viteste 9 litre/100 km. tüketim saptanmış. Görüldüğü gibi aynı uzunluktaki mesafeyi bir vites küçülterek katletmek 3.2 litre, yani yüzde 55 daha fazla tüketime yol açabiliyor. Hangi hızda hangi viteste gidilmesi gerektiğini bilmek iyi gerekiyor.

16 Şubat 2015 Pazartesi

Araç alırken Dizel mi benzinli mi olmalı

2014 Ekim ayı sonu baz alındığında 9 milyon 754 bin 588 adet otomobilin yüzde 41,4’ü LPG’li, yüzde 29,3’ü benzinli, yüzde 28,9’u dizel yakıtlıdır
Buna göre Türkiye İstatistik Kurumu yaptığı açıklamaya göre, trafiğe kayıtlı araç sayısı eylül ayı sonu itibarıyla 18 milyon 616 bin 82 oldu. Bu araçların yüzde 52,1’ine denk gelen 9 milyon 704 bin 722’sini ise otomobil oluşturdu.
Trafiğe kayıtlı otomobillerin yakıtlarında sürücülerin benzin tercihi son 10 yılda önemli değişiklik göstererek sürekli düştü. 2005 yılında 5 milyon 772 bin 745 otomobilin yüzde 67,3’üne denk gelen 3 milyon 883 bin 101’i benzinli iken bu rakam 2014 yılının 9 aylık kısmında yüzde 29,4’lük seviyeye gerileyerek 2 milyon 855 bin 710 oldu.
HER 10 OTOMOBİLDEN 7’Sİ DİZEL VE LPG’Lİ
Benzine nispeten daha ucuz olan dizel ve LPG’li otomobillere olan ilgi ise her geçen yıl arttı. 2005 yılında 394 bin 617 olan dizel yakıtlı otomobil sayısı Eylül 2014 itibariyle 7 kattan fazla artarak 2 milyon 783 bin 610’a yükseldi. LPG’li otomobil sayısı ise aynı dönemde 1 milyon 259 bin 327’den 4 milyon 21 bin 41’e çıktı.Dizel otomobil sayısı 10 yılda yaklaşık 2,5 milyon, LPG’li otomobil sayısı 2,8 milyon arttı, benzinli otomobil sayısı ise 1 milyon azaldı. Eylül ayı sonu itibariyle trafiğe kayıtlı 9 milyon 704 bin 722 otomobilin yüzde 41,4’ü LPG’li, yüzde 29,4’ü benzinli, yüzde 28,7’si dizel yakıtlı oldu.
Yakıt türü bilinmeyen otomobillerin oranı ise yüzde 0,5 olarak gerçekleşti. Verilere göre, trafikteki her 10 otomobilden 4’ü LPG, 3’ü benzin, 3’ü ise dizel yakıtlı otomobillerden oluştu.
PEKİ DİZELMİ BENZİNLİ DAHA AVANTAJLI
Yüzde 25’e kadar az yakıt tüketen dizel araçlara karşı, fiyatı ve masrafları daha az olan benzinli araçlar sürücülerin aklını karıştırıyor. Ancak yılda 15 bin kilometrenin üzerinde yol yapan sürücülerin dizeli tercih etmesi tavsiye ediliyor.
Dizelin aracını yoğun şekilde kullananlar için faydalı olduğu, diğerlerinin ise benzinli bir otomobil seçmesi gerektiği kabul edilir. Sonuçta, dizelle çalışan bir otomobil, yüzde 25’e kadar daha az yakıt tüketirken benzinli otomobiller ise genellikle fiyat, sigorta ve işletme masrafları açısından sıklıkla daha ucuz.
Almanya’da, modele bağlı olarak, dizelle çalışan bir otomobil yılda 15 bin kilometrenin üzerinde yol kat edildiği takdirde yapılan fazladan yatırımın karşılığını veriyor. Karşılaştırılabilir modellerde benzinli ve dizel araçlarda göze çarpan en önemli fark, dizel aracı alırken benzinli araç ile arasında olan fiyat farkı. Araç ne kadar fazla yol kat ederse, dizel teknolojisinin sayesinde yapılan yakıt tasarrufu ile ilk yatırımınızı geri kazanma süreniz o kadar daha kısalıyor.
Her iki motor tipinin de güçlü olduğu noktalar var
Sürücüler hangi motor tipini seçeceklerine karar verirken salt yılda kaç kilometre yol kat edeceklerinden daha fazlasını dikkate almalı. Bosch Türkiye Temsilcisi Steven Young konuyla ilgili “Her iki güç aktarma organının da farklı araç sınıflarında kendilerine has güçlü yönleri var. Modern bir benzinli güç aktarım organı kompakt otomobilleri dahi verimli hale getirirken gelişmiş bir dizel güç aktarım organı ise büyük bir steyşın vagonda tüketimi düşürüp, sürüş keyfini yükseltebilir” diyor.
Diğer segmentlerde de benzer avantajlar bulunuyor. Her ne kadar modern benzinli güç aktarım organlarının cevap verme yeteneği bunların gösterişli spor arabalarda öne çıkmasına yardımcı oluyorsa da, dizel güç aktarım organlarının güçlü torku da bunları büyük SUV’ler için en iyisi yapıyor.

15 Şubat 2015 Pazar

Benzinli Otomobil Ne Zaman Daha Avantajlı?


Yeni otomobil alırken vermeniz gereken en büyük kararlardan biri, “dizel mi yoksa benzinli mi?” sorusunun yanıtı olacaktır. Kolay anlaşılır bu listeye mutlaka göz atın.

 Yüksek yakıt fiyatları ve uygulanan vergiler, yeni otomobil sahibi olmayı düşünen potansiyel alıcıların elini zora sokuyor. Peki, hangi durumlarda dizel, hangi durumlarda benzinli araç tercih etmek gerekiyor? Benzinli otomobiller yüksek yakıt tüketimi ve benzin fiyatlarının yüksekliği nedeniyle ikinci plana atılırken, dizel araçların da vergi ve bakım maliyetleri kafaları karıştırıyor.
Hangi otomobilin sizin için daha uygun olacağını belirlemenin matematiksel hesaplamalarını yapmak mümkün, ancak bu oldukça yorucu bir işlem. O araçla her yıl arşınlayacağınız ortalama yol mesafesini, nasıl bir araç tipi tercih edeceğinizi ve şehir içi ya da şehir dışı kullanım seçeneklerini göz önünde bulundurmak, bunlara motorlu taşıt vergilerini ve bakım masraflarını eklemek gerekiyor.
Neyse ki tüm bu işlemler, basit bir tablo halinde elimizde mevcut. Hem de bu veriler Bosch tarafından hesaplanmış ve genel geçer bir kurallar dizisi halinde sunuluyor. Buna göre Türkiye’de trafik kaydı yeni yaptırılan her yüz araçtan 58,8’i dizel olarak belirlenirken, yüzde 41,2’si de benzinli araç kategorisine giriyor. Emisyon değeri düşük olan dizel araçlar aynı zamanda yakıt tasarrufu da sağlıyor. Benzinli araçlar ise ilk alım maliyeti, sigorta ve bakım masraflarında avantaj sunuyor.